Orhan Veli şiirlerinin bir araya getirilmiş hali. Öyle özlemişim ki Orhan Veli okumayı! Kitabımı bulamayınca tekrar aldım haliyle.
Şiirleri listemeleyeceğim yahut bendeki hislerini tek tek yazmayacağım buraya. Kitabın köşelerine yazarım hislerimi belki yahut bir başka kağıda. Çünkü her okuduğumda, bir mısrasından başka mısrası arasında farklı yollarda kayboluyorum.
Kitabın bir başka güzelliği de Garip kitabının önsözünün de basılması. Garipleri bir de Orhan Veli'den dinleyin.
Şiirlerin baskılarına ve yayımlarına göre de tasnifleri var.
Durup durup okurum artık belki bir bahar ayında sokakta yürürken de.
Bendeki kitap Yapı Kredi Yayınları'ndan Ekim 2019 tarihli 54. baskısı.
23 Aralık 2019 Pazartesi
Bir Açlık Sanatçısı
Franz Kafka kitabı.
Kitap üç öyküden oluşuyor:
Bir Açlık Sanatçısı
Küçük Bir Kadın
Şarkıcı Josephine Ya Da Fare Halkı
Bir Açlık Sanatçı'sının hayatını okuyoruz. Profesyonel aç kalmaya olan ilginin yavaş yavaş yitmesini izliyoruz. Bir kafesin içerisinde ortak kanı olarak en fazla kırk gün aç kalan bir kişinin sanatına olan merakın yok oluşunu görüyoruz. Oysa sanatçı çok da bir şey istemiyor sadece aç kalmak istiyordu izleyenlerin ona inanmadığını bilse bile.
Küçük Bir Kadın ile yıldızı barışmadı dersek yeridir.
Bendeki kitap Olympia Yayınları'ndan Derya Öztürk çevirisine sahip.
Kafka'nın dünyasına öyküleri okurken Kafka'nın yazdığı saatleri düşünüyorum.
Kitap üç öyküden oluşuyor:
Bir Açlık Sanatçısı
Küçük Bir Kadın
Şarkıcı Josephine Ya Da Fare Halkı
Bir Açlık Sanatçı'sının hayatını okuyoruz. Profesyonel aç kalmaya olan ilginin yavaş yavaş yitmesini izliyoruz. Bir kafesin içerisinde ortak kanı olarak en fazla kırk gün aç kalan bir kişinin sanatına olan merakın yok oluşunu görüyoruz. Oysa sanatçı çok da bir şey istemiyor sadece aç kalmak istiyordu izleyenlerin ona inanmadığını bilse bile.
Hiç kimse gece gündüz, sürekli olarak açlık sanatçısını izleyemezdi. Bu yüzden de hiç kimse açlığın çok sıkı ve sürekli olduğuna dair ilk elde bir kanıt sunamazdı; bunu yalnızca açlık sanatçısı bilebilirdi. (sayfa 10)
Aç kalmanın ne kadar kolay olduğunu biliyordu, oysa diğerleri bunu bilmiyordu. Aç kalmak dünyanın en kolay şeyiydi. Sırrı falan yoktu ama insanlar yine de ona inanmıyordu. (sayfa 10)Sanatçımı yiten ilginin sebebini de; kendisini gece gündüz sürekli izleyememesini de anlayamıyordu.
... o daha fazla aç kalmaya dayanabilirken halk neden dayanamıyordu ki? sayfa (12)Açlık her şekilde hepimiz kendi açlığımız içindeyiz modern dünyada sanatların tam ortasında.
Küçük Bir Kadın ile yıldızı barışmadı dersek yeridir.
Eğer bir hayatın küçük parçaları en küçük parçalara bölünebilir ve her bir parçasına ayrı ayrı değer biçilebilirse, hayatımın her bir parçası ona göre bir kusur sayılırdı. Sık sık neden beni böyle gördüğünü merak ediyordum; belki benimle ilgili her şey onun güzellik algısına, adalet duygusuna, alışkanlıklarına, âdetlerine, umutlarına bir zulümdür. (sayfa 24)Şarkıcı Josephine, Fare Halkı'na şarkılar söylemektedir. Halkı onu dinler, dinler.
Bendeki kitap Olympia Yayınları'ndan Derya Öztürk çevirisine sahip.
Kafka'nın dünyasına öyküleri okurken Kafka'nın yazdığı saatleri düşünüyorum.
22 Aralık 2019 Pazar
Bir Köy Hekimi
Franz Kafka eseri. Çok zamandır okumamıştım ve içten içe bir Kafka okuma özlemim vardı. Bay K.'yi tekrar okumak niyetindeyken diğer kitaplarına yöneldim.
Bendeki kitap Olympia Yayınları'ndan Derya Öztürk çevirisiyle 2019 tarihli baskısı. Olympia Yayınları'ndan daha önce kitap okumadığımı da farkettim. Böylece tanıştık
hemşehrimle. Kitabın kapak tasarımı da Yunus Karaaslan'a ait. Kapağı da ayrıca değerlendirmek lazım. Pek tabi ki Kafkaesk bir kapak yakışırdı.Küçük bir not eklemeden geçemeyeceğim, bu kitapta basım hatası görmedim.
Kitap dört öyküden oluşuyor:
Bir Köy Hekimi
Mezar Bekçisi
Reddediş
Tüccar
Bir Köy Hekimi gece yarısı gelen haberle bir hastasına yardıma gitmek zorundadır!
Bendeki kitap Olympia Yayınları'ndan Derya Öztürk çevirisiyle 2019 tarihli baskısı. Olympia Yayınları'ndan daha önce kitap okumadığımı da farkettim. Böylece tanıştık
hemşehrimle. Kitabın kapak tasarımı da Yunus Karaaslan'a ait. Kapağı da ayrıca değerlendirmek lazım. Pek tabi ki Kafkaesk bir kapak yakışırdı.Küçük bir not eklemeden geçemeyeceğim, bu kitapta basım hatası görmedim.
Kitap dört öyküden oluşuyor:
Bir Köy Hekimi
Mezar Bekçisi
Reddediş
Tüccar
Bir Köy Hekimi gece yarısı gelen haberle bir hastasına yardıma gitmek zorundadır!
Elbiselerini çıkarın ki bizi iyileştirsinMezar Bekçisi prensin huzuruna çağrılır. Mezar bekçisi yaşadıklarını anlatır:
İyileştirmezse eğer, öldürün onu
O sadece bir doktor, sadece bir doktor.(sayfa 12)
O çok büyük, bense küçüğüm, o çok kocaman, bense zayıfım, sadece onun ayaklarına vurabiliyorum ama o arada beni havaya kaldırıyor, o zaman yukarıda dövüşüyorum onunla. (sayfa 27)Reddediş için yurttaş toplanmıştır. Gözler avludadır:
Ancak önemli meselelerde yurttaşlar bir reddedişe her zaman bel bağlayabilir. Tuhaf olansa, bu reddediş olmadan hiç kimse öylece hayatına devam edemez, ancak aynı zamanda ret cevabını almak için düşünülmüş resmi durumlar hiçbir şekilde bir formatile değillerdir. (sayfa 43)Tüccar iş çıkışı evine dönmektedir. Asansöre biner:
Gitmek istediğin yer ağaçların gölgesi mi yoksa perdelerin arkası mı yahut da bahçedeki çardak mı? (sayfa 47)
Bir Savaşın Tasviri
Kafka öyküsü.
Misafir olduğu bir akşam yemeğinde çok da yakından tanımadığı bir arkadaşı -tanışı- yanına gelir ve heyecanla yaşadıklarını anlatmaya başlar ve heyecanıyla ortam çok da örtüşmemektedir. Uygun bir dille evden ayrılırlar.
Bendeki kitap Olympia Yayınları'ndan Derya Öztürk çevirisine sahip. Kitapta bir yerde baskı hatasına rastladım: çÇünkü... (sayfa 28)
Varlıkla yokluk, savaşla barış arasındaki perdede gezdiren bir eser.
Misafir olduğu bir akşam yemeğinde çok da yakından tanımadığı bir arkadaşı -tanışı- yanına gelir ve heyecanla yaşadıklarını anlatmaya başlar ve heyecanıyla ortam çok da örtüşmemektedir. Uygun bir dille evden ayrılırlar.
Bir işe yaramadığı için elimi ceketimin cebine soktum. (sayfa 9)Yolda yürümeye başlarlar. Ancak Uykuyla uyanıklık arasındaki sınırda sarhoşlukla ayıklık arasındaki çizgide bocalamaktadır ama belki de değildir.
Her hareketin ve her düşüncenin zorlama olduğuna ve birinin bir başkasını koruması gerektiğine kendimi inandırdım. (sayfa 28)Her aksiyom için kanıt denklemlere ihtiyaç var ki doğruluğu ispatlansın. Doğruluğu ispatlandığında varlığının da kanıtlı olduğu düşünülür. Doğruluğu ispatlayan kanıtları da ispatlayan başka denklemler vardır. Bu silsile uzar gider. Var olmanın ispatı nedir ve var olarak mutlu olabileceğiniz yerleri bulabilir misiniz?
Burada mutlu olabilirim. Çünkü burası gözlerden uzak ve çok güzel. (sayfa 29)Güzel sizin için nedir? Nehirden karşıya bu kadar karmaşık şekilde geçebilecek miyiz?
Bendeki kitap Olympia Yayınları'ndan Derya Öztürk çevirisine sahip. Kitapta bir yerde baskı hatasına rastladım: çÇünkü... (sayfa 28)
Varlıkla yokluk, savaşla barış arasındaki perdede gezdiren bir eser.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)