Yaşar Kemal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yaşar Kemal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Aralık 2020 Cuma

İnce Memed 3

0 yorum

 İnce Memed yaralıdır. İnce Memed bitkindir ancak ismi Çukurova'da gezinmeye devam eder. İnce Memed'i bulmaya çalışırlar ancak bulamazlar. At'ı da göze görünür ama ne yakalanabilir ne de vurulabilir.

İnce Memed-I
İnce Memed-II
İnce Memed-III
İnce Memed-IV

Umutsuzluk devam ediyor. Bir tarafta zorlu toprak diğer tarafta bu toprağı paylaşmış ağalar. Arada kalan köylülerin yaşam mücadelesi ve umutsuzlukları. Azıcık güvendikleri efsaneleşen İnce Memed. Ama her zaman da görülmüyor. Kırklara karışıyor.

İnce Memed artık bitirmek istiyor bu kavgayı. Çünkü ağaların biri gidiyor, biri geliyor ve köylüler ne kadar tutsalar da İnce Memed'i ağasız yaşam bilmiyorlar. Ağaların biri gidip biri geliyorsa bir İnce Memed gidip bir İnce Memed gelir!

Bu kitapta ağaları okuyoruz. Çok korkan Murtaza Ağa İnce Memed'in sonunu hazırlamaya çalışıyor. Kesek gibi düşünceler ve söylemler arasındaki farkları görüyoruz. Bu geçişler, söylemlerin değişmesinin sebepleri korku belli ki!

İnsanı anlatmaya devam ediyor Yaşar Kemal, eğrisiyle doğrusuyla. Bu kitapta dili anlatmak istediğine uygun bir şekilde evriliyor ve daha efsanevi bir anlatım gösteriyor. Ermişlere karışmış İnce Memed gibi.

18 Ocak 2019 Cuma

İnce Memed 2

0 yorum
Yaşar Kemal'in İnce Memed'inin hikayesi devam ediyor. Abdi gider Hamza gelir. İnsanlarımızın çatışmalarının, korkularının ve savunmasızlığının hikayesi. İnce Memed efsanesinin insanlara nasıl da güven verdiğinin, ondan güç aldığının hikayesi.

İnsanlarımızın kendisini bilmeme hikayesi bu. Bir sel gibi set yıkmaya gittiklerinde neler olabileceğinin ama korkudan dolayı nasıl donduklarının hikayesi.

İlk kitaptaki toprak kokusunu bu kitapta o kadar alamadım. Bu kitap daha dikenli. Hamza'nın gelişinin umutsuzluğu en derinlerimize işledi. Aynı umutsuzluğu her gün uyandığında zoraki ağaların yanına gidenler hala hissediyor... Adına da pazartesi sendromu diyorlar.

Çukurova'nın üzerinde uçan şahinin ikinci kitabı.

Kitaplar:
İnce Memed-I
İnce Memed-II
İnce Memed-III
İnce Memed-IV

20 Kasım 2018 Salı

İnce Memed 1

0 yorum
Yaşar Kemal'in ölümsüz kitabı. Ne zaman sarı toprak özlesem Yaşar Kemal okurum, ne zaman Anadolu özlesem Yaşar Kemal'e sorarım. Her seferinde de hem kızar hem de elimden bırakamam.

İnce Memed-I
İnce Memed-III
İnce Memed-IV

Toprağımızın insanını o yanar döner hallerini çok rahat anlatıyor. Bu rahatlık ve bu çatışmalar her seferinde de en içeriye dokunuyor.

Abdi'ye sinirlenmeyen yoktur! Ama Abdi'nin hikayesi? O kadar yanar döner topraklar o kadar içimize ilemiş bu haller. Bu topraklarda yetişen herkes haklı. Bi' Memed haksız. Herkes Memed'e muhtaç herkes Memed'ten kaçar. İşte böyleyiz, her zaman, her yerde. Böyle olunca ne Memed'le yaşayabiliyoruz ne Memed'siz.

Çalıştığınız ofiste, beklediğiniz durakta, cemiyette, düğünde, dernekte... Beyaz yakasından mavi yakasına, iliklerimize kadar böyleyiz. Eldekinden de olmamak için heralde.

Darlandıkça elime aldığım yazarlardan. Belki de betondan uzaklaşma hevesidir belki de kendimize bir ayna tutma çabasıdır.

Ha Çukurova'nın düzlüğü ha İstanbul'un tepeleri... Bu havayı soluyan insan her yerde aynı insan.

Memed'in sevdiği kızı beş köyün ağası olan Abdi'nin yeğenine vereceklerdir. Abdi ile Memed'in kovalamacasıdır İnce Memed-1.

İnce Memed kırganlığımızdaki közdür.

Kitap Yapı Kredi Yayınları'ndan.
Yapı Kredi Yayınları
Idefix.com
Kitapyurdu.com


18 Ekim 2013 Cuma

Ağrıdağı Efsanesi

0 yorum

Yaşar Kemal'den mükemmel bir eser daha. Ağrı Dağı merkezinde, aşkla birlikte toplumsal bir hareketin temeline iniliyor! Bu aşk hikayesinde her şey Ahmet'in kapısının önüne gelen bir atla başlıyor. Ahmet atı üç kere kavşağa kadar götürüyor, at geri geliyor. At artık Ahmet'in olmuştur. Aradan zaman geçiyor ve atın sahibi ortaya çıkıyor! Gelenekleri bilen bu eski at sahibi yine de atını istemektedir! Ancak eski at sahibinin kızı gönlünü Ahmet'e kaptırır.
"Ve her yıl Ağrıdağında bahar gözünü açtığında,çiçeklerle, keskin kokular, renklerle, bakır rengi toprakla birlikte Ağrıdağının, güzel, kederli kara gözlü, iri yapılı, çok uzun, ince parmaklı çobanları da kavallarını alıp Küp gölüne gelirler. Kırmızı kayalıkların dibine, bakır toprağın, bin yıllık baharın üstüne kepeneklerini atıp gölün kıyısına fırdolayı otururlar. Daha gün doğmadan Ağrıdağının harman olmuş yalp yalp yanan yıldızları altında kavallarını bellerinden çıkarıp Ağrıdağının öfkesini çalmaya başlarlar. Bu, gün doğumundan gün batımına kadar sürer. Bu arada, tam gün kavuşurken gölün üstünde kar gibi ak küçücük bir kuş dönmeye başlar. Sivri, uzun, kırlangıca benzer bir kuştur. Gölün üstünde hızla döner. Uzun, ak halkalar çizer üst üste. Ak halkalar tel tel gölün som mavisine düşer, tam günün battığı anda kavalcılar çalmayı keserler. Kavallarını bellerine sokup doğrulurlar. Gölün üstünde bütün hızıyla uçan kuş tam bu sırada göle şimşek gibi çakılırcasına iner, bir kanadını suyun mavisine daldırır kalkar. Böylece üç kere daldırır, sonra da uçup gider, gözden ırar, yiter. Ak kuştan sonra çobanlar da sessiz, birer ikişer oradan ayrılır, karanlığa karışır, çekilir giderler." (sayfa 9-10)
Yaşar Kemal'in kendine has üslubuyla, bu efsaneyi sonuna kadar yaşıyoruz! Ağrı Dağı'nın öfkesini de işitiyor, koruyuculuğunu da hissediyoruz! Kavalları da dinliyoruz.
"Ağrıdağı dünyanın üstüne oturmuş ayrı bir dünya gibidir, ağır, heybetli.Çok zaman Ağrının başı dumanlıdır. Bazı da bulutların yerini savrulan yıldızlar alır. Top top, dönen, bir boranda esen. Güneş uzun geceden sonra Ağrının böğründen bir kıpkızıl ateş harmanı gibi çıkar." (sayfa 82-83) 
Kitabın kapağındaki resim Abidin Dino'ya ait. Ayrıca kitabın sayfaları arasında Ağrı Dağı'nın efsanesinin resimleri mevcut! Tabi ki Abidin Dino tarafından resimlenmiş.

Yaşar Kemal üstadın kaleminden bir efsanevi aşk!

Bendeki kitap Yapı Kredi Yayınları'ndan Mayıs 2013 tarihli 31. baskısı. Yapı Kredi Yayınları'nda ilk baskı Ocak 2004 tarihli. Kitabın ilk baskısı 1970 yılında Cem Yayınevi'nden.

Yapı Kredi Yayınları
Kitapyurdu.com
İdefix.com

4 Ekim 2013 Cuma

Tek Kanatlı Bir Kuş

1 yorum

Yaşar Kemal'in son eseri! Yaşar Kemal'den Anadolu'yu okumak her zaman başka bambaşkadır, bir başka tatlıdır!

Remzi Tavdemir Yokuşlu kasabasına atanmış, emekliliği de yaklaşmış bir posta müdürüdür. Eşi Melek Hanım'la beraber yollara düşüp bu yeni atandıkları yere gitmek peşindedirler. Ancak trenden indikleri istasyonun şefi, Remzi Bey'e o kasabaya gitmemesini, Ankara'ya gidip başka yere atama istemesini tembihler. Yokuşlu'ya kimsenin gidemediğini söyler. Kasabaya ne olduğuysa meçhuldür. Remzi Bey, kasabayı görmeden geri dönemeyeceğini söyler de kasabanın kavşağına kadar araç bulurlar. Kavşakta beklerlerken Yanıkoğlu Hüseyin, Zeliha ile Hüsam, sessiz karı koca da onlara katılır.

Bu, bir bekleyişin hikayesidir. Birikimin bir ceviz ağacı altında toplanmasıdır. Yaşar Kemal'in o güzel üslubunda bir harika eserdir! Tek nefeste okunan bu kitap beraberinde bir çok soru da getirir.
"Remzi Bey tanımadığı insandan, tanımadığı yerden korkardı. Kim bilir, bir insanın iyilik mi kötülük mü, dostluk mu düşmanlık mı düşündüğünü şöyle yüzüne bakınca, kim bilir? Tanışmadan, konuşup görüşmeden bir korkuludur. Yani herhangi bir şeydir. Tanışıp görüşüncedir ki işte o zaman insan insan olur." (sayfa 11-12)
Bu öykü Yokuşlu ile bir tanışma öyküsüdür. Ceviz ağacı altında, taze bir efsanenin yoğunlaşması gölgesinde bir insan romanıdır! Tanıdığım resimlerden oluşan bir kolajdır. Çocuklarıma okutacaklarım arasındadır.

Yaşar Kemal üstadın anlatışı zaten malumunuzdur. Onun dilinden efsaneyle gerçeklik arasında bir kasaba sınırıyla bir anlatış korkuyla harmanlanıp alıp götürecek!
"Hüsamın sesini duydum kuşlardan. Kuşlar bağırıyor Hüsam gibi, Hüsam kasabanın ucunda, biliyorum, kuşları yaramıyorum ki..." (sayfa 61)
Bendeki eser Yapı Kredi Yayınları'ndan Eylül 2013 tarihli 2. baskısıdır.

Yapı Kredi Yayınları
Kitapyurdu.com
İdefix.com
 
Copyright © Kitaplık
S.Y.