15 Temmuz 2013 Pazartesi

Sherlock Holmes Akıl Oyunlarının Gölgesinde

11 yorum

Bu seferki baskı Martı Yayınları'ndan. Sherlock Holmes, bambaşka bir karakter, bambaşka bir eser! Sherlock serisi gazetede basıldığı zamanlarda, gazeteden takip etmek nasıl olurdu?! Bambaşka bir zevk, bambaşka bir tat! Her öyküsünde ayrı bir tat ayrı bir zevk ama bunların hepsinin bir ortak noktası var! Kendimi o zamanlarda şöminenin karşısında yeni çıkmış gazeteyi büyük bir heyecanla okuduğumu düşünüyorum da! Sherlock Holmes zaman üstü bir karakter olarak yıllar sonra bile aynı mühtiş zevki bizlere yaşatıyor! Tekrar tekrar okunsa bıkılmayacak bir öykü zinciri!

Martı Yayınları beş kitaplık set halinde Sherlock Holmes öykülerini basmış ve bunların ilk kitabı Akıl Oyunlarının Gölgesin'deyi soluksuz bitirdim. Bu kitap Kızıl Dosya ile başlamıyor.

2. Kitap: Suç Detayda Saklıdır
3. Kitap: Şüphe Asla Uyumaz
4. Kitap: Gerçekler Kanıt İster
5. Kitap: Aklın Şüphesi Suçun Gerçeğidir

Bu kitaptaki Sherlock Holmes öyküleri şöyle:

Bohemya'da Skandal
Bir Kimlik Vakası
Kızıl Saçlılar Kulübü
Boscombe Vadisi'nin Esrarı
Beş Portakal Çekirdeği
Bükük Dudaklı Adam
Mavi Yakut
Benekli Kordon
Mühendisin Başparmağı
Asil Bekâr
Zümrüt Taç
Akgürgenlerin Esrarı
Her biri alıp götürüyor!

Bohemya'da Skandal'da Sherlock Holmes meşhur Irene Adler ile tanışıyor! Bohemya Kralı evlenecektir, ancak eski aşkı Irene Adler onun fotoğrafını saklamaktadır ve kral bu fotoğrafı geri ister. Kendi çabaları yetersiz kalınca Sherlock Holmes'e danışılır!

Bir Kimlik Vakası'nda bir genç evlenecektir. Ancak müstakbel eş törene gelirken faytonda kaybolmuştur! Sherlock Holmes bu gizemiş peşindedir!

Kızıl Saçlılar Kulübü'nde bir rehineci dükkanı çalıştıran bir adam çok garip bir işe başlamıştır. Kızıl Saçlılar Kulübünde Britanya Ansiklopedi'sinin kopyalarını yazmaktadır! Bir kaç hafta sonra kulübün feshedildiğini, çalışmaya gittiğinde kapıdaki nottan öğrenir! Bu gizemin çözülmesi için Sherlock Holmes'e danışılır!

Boscombe Vadisi'nin Esrarı'nda kırsal bölgede yaşayan yurtdışında çalışıp geri dönmüş iki arkadaştan birisi ölmüştür! Bu sırrın çözülmesi için Sherlock Holmes'ten yardım istenir.

Beş Portakal Çekirdeği'nde bir genç adam Sherlock Holmes'ten yardım ister. Amcası bir zarfın içinde gelen portakal çekirdeklerinin ardından garip bir şekilde ölmüştür. Amcasının mirası babasına kalmıştır ve bir zaman sonra beş portakal çekirdeği alan babası da garip bir şekilde ölmüştür. Sherlock Holmes'e başvurmasının sebebiyse aynı zarftan kendisinin de almasıdır!

Bükük Dudaklı Adam, dilencilik yaparak yaşayan bir kişidir. Bir gün dairesinde kocasını gördüğü ve ona el sallarken gözden kaybolduğu iddiasıyla bu dilencinin kapısına dayanır. Dilenci kendisinden başka kimsenin olmadığını söyler. Sherlock Holmes bu gizemin peşindedir!

Mavi Yakut'ta, Noel sonrası Dr. Watson Sherlock Holmes'ü ziyaret eder. Holmes bu ziyaret sırasında bir şapkayı incelemektedir. Şapkayı Holmes'ün odacısı Peterson, bir kazla birlikte bulmuştur ve o esnada içeri girerek kazın içinden mavi bir taşın çıktığını haber verir!

Benekli Kordon'da üvey babasıyla yaşayan ikiz kardeşlerden birisi, garip bir şekilde ölmüştür. Son sözleri de "benekli kordon" olmuştur. Sherlock Holmes'de bu kordonun peşine düşmüştür.

Mühendisin Başparmağı'nda Dr. Watson'a parmağı kopmuş bir adam gelir ve iş için gittiği yerde canına kastedildiğini Dr. Watson'a anlatır. Doktor da onu Sherlock Holmes'e götürür!

Asil Bekâr'da, düğün sonrası kaybolan eşini bulmak için bir lord Sherlock Holmes'ten yardım ister!

Zümrüt Taç, İngiltere Kraliyet Hazinesi'nin önemli ve çok değerli bir parçasıdır. Adı verilmeyen kraliyetten bir kişi bu tacı banka sahibine kredi karşılığı rehin bırakır! Bankacı o akşam soyulur ve elinde bir parçası kırılmış taçla oğlunu görür! Ancak üç tane zümrüt eksiktir. Hem bunun için hem de oğlu suçlu mu masum mu kanıtlanması için Sherlock Holmes'ten yardım ister!

Akgürgenlerin Esrarı'nda, bakıcı olarak çalışan bir kadın işe başlamadan önce Sherlock Holmes'e danışır. Çünkü işvereni çok garip isteklerde bulunmuştur.

Bir çırpında okunan maceralar serisi!

Kitap, başta da yazdığım gibi, Martı Yayınları'ndan Cumhur Mısırlıoğlu çevirisiyle Mayıs 2012 baskısı.


Kitap;
Martı Yayınları
Kitapyurdu.com
İdefix.com

11 Temmuz 2013 Perşembe

Hep O Şarkı

0 yorum

Yakup Kadri Karaosmanoğlu'dan hissî bir roman! Hislerin kör ettiği ölçüde de o döneme ve o dönemdeki aşklara bir bakış! Münire Hanım, bir konakta yaşamaktadır. Komşu konakta Cemil Bey ile büyümüşlerdir. Lakin bir sünnet töreni zamanı Cemil Bey Münire Hanım'a ithafen bir şarkı okumuştur ve duyguların tanımlanması o zamana dayanmaktadır! O zamanki aşklar bir başkaymış ve kâh vuslatı olan kâh ayrılığa düşen bir aşk sergüzeşti.

Kullandığım kelimelerden de telakki olunacağı üzere dil eski. Ancak kelimelerin karşılığı parantez içinde de verilmesiyle okuyuş kolaylaşıyor ve cümle kaçırma durumu olmuyor. Cemil Bey'le aşkları büyüdükçe büyür, Cemil Bey'in babası, Münire Hanım'ı babasından ister lakin baba bu izdivaça karşıdır! Böylece ayrılık başlar. Derken Münire Hanım bir mollanın oğluna verilir! Aradan bir kaç zaman geçer ve haber alınamayan Cemil Bey'den Münire Hanım'a bohçacı kadın yoluyla bir mektup ulaştırılır! Münire Hanım bu zamana kadar Cemil Beyli hayellerden çıkar ve gerçek Cemil Bey'e kavuşma arzusuna düşer. Şansı dönmüş gibi görünmektedir! İlk mektubun gelişinden bir kaç zaman sonra Münire Hanım'ın kocasının hizmetçi kızı hamile bıraktığı haberi duyulur! Bunun üzerine Münire Hanım'ın babası kızını dünürlerin konağına göndermez. Münire Hanım talihinin döndüğüne iyice inanmaktadır. Hele ki Münire Hanım'ın halası, kendi evini bu aşıklara buluşmaları için açmasıyla onlardan daha mutlu insanlar yoktur! Mutluluklarını sonlandıran Cemil Bey'in taşraya sürülmesidir. Vuslat tekrar ayrılığa dönüşür! İkinci bir vuslat olacak mı olmayacak mı sizi merakta bırakmak adına burada söylemiyorum.

Basit bir raslantının büyük sonuçlarını okuyoruz. O olmasaydı pek çok şey başka olabilirdi? Bundan ziyade bir kadının ne kadar derinden sevdiğinin ve belki de biraz daha hülyalı sevdiğinin romanıdır bu. Anlatıcı da Münire Hanım'dır zaten.

Hep o şarkının esiridir Münire Hanım ve ona o şarkı yarattığı dünya yaşama gücü vermektedir.

" 'Ha değişmiş ha değişmemiş! Bana ne?' diyordum. Koy, mehtap âlemleri yine o mehtap âlemleri, zevk ve sefalar yine o zevk ve sefalar olsun. Benim şarkım söylenip bittikten sonra bütün bunların ne hükmü var?" (sayfa 142)

Bendeki kitap İletişim Yayınları'ndan 2009 basılmış 16. baskısıdır. Ayrıca kitabın sonunda Yakup Kadri'nin hayatınını anlatan bir bölüm ile biblografya da bulunmaktadır.

Kitap;
İletişim Yayınları
Kitapyurdu.com
İdefix.com


 
Copyright © Kitaplık
S.Y.